Olmayanların Masası
- kalk hadi ayağa - yine ne oldu ne var ? - vur bana sağlam iki tane - niye lan ne güzel oturuyoruz işte - unutamıyorum abi hatırladım yine vur dedim. - yok vuramam isteme bunu benden, sen yine yalnızlıklarını giydin üzerine yokluğu oynuyorsun. sabah olacaktır elbet. Aklın başına gelecektir. unutulmayanları tekrar hatırlayacaksındır. ve tekrar ama tekrar bu masaya indireceğiz buhranları. - hangi buhran, hangisi he söylesene yine aynı şeyler olacak biliyorum. hep aynısıın yapıyoruz onuda biliyorum. sabah olacak güneş yine o salak bahçenin etrafından bizim derme çatma tek katlı gecekondumuzun kırık camından içeriye girecek. yine uyanacağım ve yine lanet edeceğim sabahlara. bana güneş doğmuyor artık anlamıyor musun ? - anlıyorum. her güneş doğmadğında, her bulutlu günde onu hatırladığında yanında kim vardı bi düşünsene söyle bi şimdi anlıyor muyum ? anlamıyor muyum ? - anladım şimdilik kusuruma bakma be dost biz böyleyiz olup bitenlerde şişedeki gibi unutturmuyor geciktiriyor. e