Küçük Kız

Bir zamanlar küçük bir kız vardı. 
Tek istediği sevgi olan bu küçük kızın kocaman bir kalbi vardı.
Öyle iyi öyle saf bir kızdı ki, herkesi de öyle zanneder; hep aldanırdı. 
Hayatta ki en önemli olan iki insan sonradan küçük bir kızın nazarında insan bile değildi. Yalanı babasından, bencilliği annesinde görmüştü. Onun iyilikler dolu dünyasında bunlara yer yoktu ve kendini bunlara bulaştırmamalıydı. Bu küçük kız çok şey yaşadı ama yaşadığı zorluklara hep göğüs gerdi, hep sabretti. Kendi kendisini yetiştirdi. 
Hiç kolay şeyler yaşamadı ki başkası yerinde olsa asla dayanamazdı. Her zaman kendine dürüst olmayı öğütledi. İyi bir insan olması her şeyden önemliydi. Diğerleri gibi asla olmamalıydı. Birçok haksızlığa boyun eğdi, birçok oyuna, yalana sustu, birçok zalimliğe sesini çıkaramadı. Kurtuluş gününe kadar herşey onların istediği gibi olmalıydı.
Başka çaresi yoktu bu güzel kızın. Umudunu kaybetmedi hiç. En çaresiz anlarında bile içinde ki o ışık hiç sönmedi.
Çok yenilgi aldı, çok yaralandı, hiç haketmediği şeylerle karşılaştı ama yılmadı.
Çünkü yapılan asla cezasız kalmayacaktı. Bu dünya çok adaletsizdi evet, bu dünya çok acımasızdıda.
Ama bu küçük kız değildi. Yanlışlıklara kafa tuttu. Düşüncelerinde verdi bu savaşı ve ilerde gerçekleştirecekti emelini.
Büyüdükçe herşeyi daha iyi anladı, kavradı, öğrendi. Öfkesi arttı, bazen sinirlerine hakim olamadı.
Ama o da bir insandı. Dayanma sınırı çok zorlanmıştı. Zorlana zorlana o da alıştı ve umursamamaya çalıştı.
Hayata güzel bakmaya çalıştı. Ve herşeye rağmen çalıştı. O çalıştı, inandı, savaştı, ağladı, hep iyi düşündü.
Ektiğini biçeceği günü sabırla, umutla bekledi. O sevgiye aç olan güzel yüreği herkesi kucakladı, herkesi sevdi. 
Bazen aşkla çarptı, bazen hıçkırıklarla...
Göstermemeye çalıştı yaralarını. Kimse tahmin etmezdi böyle savrulmuş bir hayatı olduğunu. Güzel gülümsemeleriyle hep sağladı gözyaşlarını.
Aslında o hep kaybedendi ve bu gerçeği ne kadar yüzüne vurulsada reddetti.
Bu küçük kızda güzel günler görecekti...
Hayat sonsuza dek onu yutacak değildi ya...ak değildi ya...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Evin erkeği

Ağaç Kovukları

Düşünme Öyle Şeyler